ÇEVKO Vakfı “YEŞİL NOKTA Algı Araştırması”nda bireylerin ambalaj atıklarının geri dönüşümü ve çevresel etkisi ile ilgili sorulara verdikleri yanıtlara göre bireyler ambalaj atıklarının iş yerlerinde ayrı biriktirildiğini düşünüyor. Evde her zaman ambalaj atığını ayrı biriktirdiğini söyleyenlerin oranı %58 iken, hiçbir zaman ayırmadığını bildirenlerin oranı %19. Katılımcılar ayrı biriktirmeme nedeni olarak, evde biriktirebilecekleri yeterli alan olmadığını, toplama yapıldığını görmediklerini, nasıl ayıracaklarını bilmediklerini işaretliyor. 20 milyon insan sosyal ortamlardaki geri dönüşüm kutularını kullanırken zorlandığını, kutuların üzerindeki görsellerin ve açıklamaların kafa karıştırdığını bildiriyor. Bireylerin çevresel etki bakımından önemsedikleri davranışların başında suyu dikkatli kullanmak, enerji tasarruflu ve geri dönüşümlü ürünleri tercih etmek geliyor. Çocukların gelişimi, ormanların korunması ve sokak hayvanlarının yaşam koşullarının iyileştirilmesine yönelik çalışmalar ise en çok destek olunan alanlar.
ÇEVKO Vakfı’nın yıl içinde yaptırdığı “YEŞİL NOKTA Algı Araştırması” sonuçları, Türkiye’deki bireylerin ambalaj atıklarının geri dönüşümü ve çevresel etkisi hakkındaki algı ve davranışları bakımından açıklandı.
“YEŞİL NOKTA Algı Araştırması”nın, ZENNA Araştırma işbirliğinde Türkiye genelinde 18 yaş ve üzeri 1.000 kişi ile, 7 bölgeyi temsilen 26 ilde CAWI (çevrim içi anket uygulama yöntemi) ile görüşülerek gerçekleştirildiğini belirten ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer “Bu araştırma 18 yaş ve üzeri 50 milyonluk bir nüfusu temsil ediyor” açıklamasında bulundu.
39 Milyon Kişinin Gözünde İşyerlerinde Ambalaj Atıkları Çöpten Ayrı Biriktiriliyor
Araştırmaya katılan bireylerin %79’u ambalaj atıklarının iş yerlerinde çöpten ayrı biriktirildiğini belirtti. Bunun araştırmanın kapsamı düşünüldüğünde 39 milyon kişiye karşılık geldiğini bildiren Genel Sekreter İmer, “Bu yüksek rakamı, okullara, hastanelere, kamu kurumlarına ve özel iş yerlerine özellikle Sıfır Atık Yönetmeliği ve devletin Sıfır Atık politikasıyla birlikte görünür şekilde yerleştirilen geri dönüşüm kutularının bireylerde yarattığı olumlu algının sonucu olarak değerlendiriyorum. Toplumda bu konuda oluşmuş farkındalık bakımından çok önemli bir başarı” şeklinde konuştu. İmer sözlerini şöyle sürdürdü: “Diğer yandan, bireyler iş yerlerinde atıkların ayrı biriktirildiğini söylerken, bu konunun ne kadar içinde yer aldıklarını ortaya koymaksızın edilgen bir yaklaşımı dile getiriyorlar. Oysa iş yerlerinde yaratılan farkındalığın, atıkların sistemli, verimli ve entegre olarak toplanıp geri dönüştürülmesi ile sonuçlandırılması gerektiğini düşünürsek, daha sahada yapılması gereken önemli işler var.”
29 Milyon Kişi Evde Her Zaman Ambalaj Atıklarını Ayrı Biriktirdiğini Söylüyor
Evde her zaman ambalaj atıklarını ayrı biriktirdiğini söyleyenlerin oranı %58; araştırmaya katılanların Türkiye nüfusu içinde temsiliyet oranı düşünüldüğünde böyle söyleyen kişi sayısı yaklaşık 29 milyona denk geliyor. Bunun Türkiye’de en az üç kişiden birisinin ambalaj atıklarını sürekli ve düzenli olarak ayrı biriktirdiği anlamına geldiğini belirten Mete İmer “Maalesef bu iddialı sonuç, kaynağında ayrı toplanan ve geri dönüştürülen tüketim sonrası ambalaj atıkları ile ilgili yayımlanan son veri ve gözlemlerle örtüşmüyor. Bu yanıtı verenlerin bir bölümü toplumda ahlaki bir değer haline gelen geri dönüşümle ilgili bireysel sorumluluk algısına uygun davranma içgüdüsüyle yanıtlamış olmalı” şeklinde konuştu. İmer, bununla birlikte, geri dönüşümün toplumda bireysel bir sorumluluk olarak algılanır hale gelmesinin son derece sevindirici olduğunu sözlerine ekledi.
Ambalaj Atıklarını Ayrı Biriktirmeyenler Evde Biriktirebilecekleri Yeterli Alan Olmadığını, Toplama Yapıldığını Görmediklerini, Nasıl Ayıracaklarını Bilmediklerini İşaretliyor
Araştırmaya katılanlardan ambalaj atıklarını çöpten ayrı biriktirmemelerinin en önemli 4 nedenini işaretlemeleri istendiğinde, %47’si evde biriktirebileceği alan bulunmadığını, %47’si bulunduğu bölgede toplama yapıldığını görmediğini, %44’ü nereye atacağını bilmediğini veya bulunduğu bölgede atık kutusu bulunmadığını, %24’ü ise nasıl ayıracağını bilmediğini belirtiyor. Mete İmer “Araştırmaya katılanlardan ambalaj atıklarını ayrı biriktirmediğini bildirenler 9,5 milyon kişiye karşılık geliyor. Ambalaj atıklarını biriktirmeme nedenleri arasında “evde biriktirebileceği alan olmaması”, “yaşadıkları bölgede atıkların ayrı toplandığını görmemeleri”, “atıkları nereye atacaklarını bilmemeleri veya bölgede atık kutusu bulunmaması” öne çıkıyor” dedikten sonra “Bu konuda ikili toplama yöntemi uygulanarak evde biriktirilecek alan gereksinimi en aza indirilebilir; aslında atık olarak ortaya çıkan hacim değişmiyor; geri dönüştürülebilir ve kompostlanabilir olmak üzere aynı hacim ikiye bölünüyor. Bölgede toplama yapılmaması ve yeteri kadar atık konteyneri bulunmaması işin belediye ve ilgili kurumlarca finansal ve yönetsel olarak organize edilmesiyle ilgili. Bizim bunun için önerimiz, dünyada başarıyla uygulanmakta olan, belediyelerle işbirliği içindeki Genişletilmiş Üretici Sorumluluğu sistemidir” şeklinde konuştu.
20 Milyon İnsan Geri Dönüşüm Kutularını Kullanırken Zorlandığını, Kutuların Üzerindeki Görsel ve Açıklamaların Kafa Karıştırdığını Bildiriyor
Kafe, restoran, sinema, gibi sosyal ortamlarda yer alan geri dönüşüm kutularını kullanırken, kutuların üzerindeki açıklamaların yeterli olduğunu ve zorlanmadığını bildirenlerin oranı %59 iken zorlandığını bildirenlerin oranı ise %41. Algı araştırmasının temsiliyet oranı dikkate alındığında zorluk çeken yaklaşık 20 milyon kişi kutuların üzerinde yazan açıklamaların kafa karıştırdığını belirtiyor. ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri “Algı araştırmasından çıkan bu sonucun yetkililerce dikkate alınması gerektiğini düşünüyoruz. Geri dönüşümün toplumsal bir alışkanlık haline gelebilmesi için eğitim düzeyi ne olursa olsun herkese hitap etmesi, atık biriktirme ve toplama sisteminin basit, geri dönüşüm kutularının üzerine konulan görsel ve açıklamaların anlaşılır olması gerekli. Sıfır Atık söylemi toplumda genel bir farkındalık yaratılmasını sağladı ancak yürürlükteki Sıfır Atık Yönetmeliği özellikle biriktirme ve toplama sistemi, atık kutularının çeşitliliği bakımından fazla karmaşık” yorumunda bulundu.
Bireylerin Çevresel Etki Bakımından Önemsedikleri Davranışların Başında Suyu Dikkatli Kullanmak, Enerji Tasarruflu ve Geri Dönüşümlü Ürünleri Tercih Etmek Geliyor
Algı araştırması bireylerin çevresel etki kapsamında en çok dikkat ettikleri davranışları da belirledi. Buna göre katılımcıların en fazla önemsediği yedi davranış ve yüzdeleri şöyle: Suyu dikkatli kullanmak (%63), beyaz eşyada A sınıfı ürünleri tercih etmek (%51), geri dönüşümlü ürünleri tercih etmek (%48), temizlik ürünlerinde daha az kimyasal madde içeren ürünleri tercih etmek (%46), tekstil, gıda ve diğer ürünleri gerektiğinden fazla tüketmemek (%44), organik gıdaları tercih etmek (%37), çevreye olan etkiyi düşünerek toplu taşıma araçlarını tercih etmek (%33).
Çocukların Gelişimi, Ormanların Korunması ve Sokak Hayvanlarının Yaşam Koşullarının İyileştirilmesine Yönelik Çalışmalar En Çok Destek Olunan Alanlar Olarak Ortaya Çıktı
YEŞIL NOKTA Algı Araştırması’nda çevresel etki kapsamında bireylerin en çok destek verdiği beş alan yüzdeleriyle birlikte şunlar: Çocukların gelişimine katkı sağlayacak çalışmalar (%44), ormanların korunmasına yönelik çalışmalar (%43), sokak hayvanlarının yaşam koşullarının iyileştirmesine yönelik çalışmalar (%43), yoksullara yardım çalışmaları (%41), deniz kirliliğini önlemeye yönelik çalışmalar (%40).
YEŞIL NOKTA Algı Araştırması’nın bireylerin çevresel etki kapsamında önemsedikleri davranışlar ve destek verdikleri alanların günümüzde dünyada ortaya çıkan çevresel eğilimlerle uyumlu olduğunu söyleyen Genel Sekreter İmer “Bireylerin yaptıkları bu seçimlerin iklim krizinin yarattığı sorunların ve döngüsel ekonomiye geçişin birer göstergesi olduğunu düşünüyoruz. Ancak iklim krizi konusunda daha fazla bilinçlenme ve eyleme geçme gereksinimimiz var” şeklinde sözlerini tamamladı.
Araştırmanın Künyesi
“YEŞİL NOKTA Algı Araştırması”, ZENNA Kurumsal Marka Yönetimi Araştırmaları ve Danışmanlığı tarafından ÇEVKO Vakfı için gerçekleştirilmiştir.
Araştırma kapsamında, ambalaj atıkları konusunda tüketici tutum ve davranışları, tüketicilerin market alışverişinde konuya olan duyarlılığı ve YEŞİL NOKTA işareti olan markalara yönelik algılarını ortaya çıkarmak amaçlanmıştır. Araştırma, Nisan 2024 tarihinde Türkiye halk geneli nezdinde 18 yaş ve üzeri kişilerle olmak üzere, 7 bölgeyi temsilen 26 ilde 1.000 kişi ile CAWI (Online anket uygulama yöntemi) ile yöntemi ile görüşülerek gerçekleştirilmiştir.
Araştırma kapsamında online (CAWI) görüşme yöntemine bağlı olarak DE SES ve 65 yaş üzeri nüfus oranı olması gerekenin altında tutulmuştur. Bu da, Türkiye’de 18 yaş ve üzeri resmi rakamlara göre 65 milyon olan nüfus yerine 50 milyon nüfusun temsiliyeti anlamına gelmektedir. Araştırma, Türkiye halk geneli nezdinde 18 yaş ve üzeri 50 milyon insanı temsil etmektedir.